Cucumis - Free online translation service
. .



All translations

Search
Requested translations - kendin_ol_19

Search
Source language
Target language

Results 1 - 20 of about 56
1 2 3 Next >>
111
49Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".49
Turski Göllenmiş at israrında yüzen sinek...
Göllenmiş at idrarında yüzen saman çöpüne konan sinek, idrar birikintisini deryâ, saman çöpünü gemi, kendini de kaptân-ı deryâ sanır.

Completed translations
Engleski Captain fly
462
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Nokta
Güleryüzlü, samimi, dürüst, hoşgörülü, kendini geliştirmeyi, kitap okumayı, yardımlaşmayı ve paylaşmayı seven, felsefe ve psikolojiden anlayan, boş durmayı ve lüzumsuz konuşmayı sevmeyen, olaylara ve düşüncelere objektif yaklaşabilen, eleştirirken kalp kırmayan, düşünce ufku geniş, insanları sosyal statüsüne ve dış görünüşüne göre değerlendirmeyen, onları saygıyla dinlemeyi, affetmeyi bilen, yanlışları anlayışla karşılayan bir insan milyonlarca insana bedeldir. Bir nokta kadar küçük olmaya da razıyım, anlamlı bir cümlenin sonunda bulunduktan sonra.

Completed translations
Engleski Point
47
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Satırlarım yetmiyor kaleminden çıkan güzelliği...
Satırlarım yetmiyor kaleminden çıkan güzelliği tasvire...

Completed translations
Engleski My lines do not...
91
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Bir kiÅŸinin senin elinle hidayete ermesi senin...
Bir kişinin senin elinle hidayete ermesi, senin için, üzerine güneşin doğup battığı herşeyden daha hayırlıdır.

Completed translations
Engleski true path
38
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum.
Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum.
(Hz. Ali'nin sözlerinden bir alıntıdır.)

Completed translations
Engleski For forty years I’ll be...
138
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski İnadına sahip olduklarının olumlu yönlerini...
İnadına sahip olduklarının olumlu taraflarını görebilir misin?
Okşar mısın dökülmeye yüz tutmuş saçlarımı üzgün olduğumda?
Sarar mısın kollarına alıp da sımsıkı?
Yazdığım şiirin farklı yerlerinden aldığım 3 mısra. 'sahip oldukların', 'dökülmeye yüz tutmuş saçlar', 'sımsıkı sarmak' kelimelerini tam çeviremedim.

Completed translations
Engleski In spite of everything
102
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Gerçek yalnızlık
Gerçek yalnızlık, tek başına değil; kalabalığın içinde yaşayan, amaçsızca sağa sola savrulan insanın yaşadığı yalnızlıktır.
Bu anlamda daha özlü bir cümle varsa dinlerim.

Completed translations
Engleski The real solitude
221
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Engleski Move you're feet
Everybody
move you're feet
and feel united

Yeah, got the dance energy, oh yeah

Don't stop the beat
I can't control the feet
People in the streets

Sing my song and
You sing along, just
Put my record on
And all of you're troubles are dead and gone
-Junior Senior - Move Your Feet-

Completed translations
Turski Ayaklarınızı oynatın
118
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Engleski It has been said that somethings as small as the...
''It has been said that somethings as small as the flutter of a butterfly's wing can ultimately cause a thypoon halfway around the world.''
-Chaos Theory-

Completed translations
Portugalski brazilski Teoria do caos
Turski Kaos Teorisi
147
50Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".50
Engleski 'The value of things is not the time that they...
The value of things is not the time that they last, but the intensity with which they occur. So there are unforgettable moments, inexplicable things and incomparable people.
-Fernando Pessoa-

Completed translations
Turski nesneler
133
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Her sabah...
Her sabah gözümü açtığımda, seninle başlayan güzel hayatın mutluluğuna uyanıyorum. Sanki tatlı sesinle, yüzünle tebessümle beni uyandırıyormuşsun gibi mutluyum.
-Talha- (Orjinal Hali)

Completed translations
Engleski Every morning...
122
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Sen yanaklarımdaki tebessüm...
Sen yanaklarımdaki tebessüm, gözlerimdeki ışıltı… Sen içimdeki heyecan, kalbimdeki huzursun… Sen hayatımı olumlu yönde değiştiren bir mutluluksun…
-Talha- (Orjinal Hali)

Completed translations
Engleski You are smile in my cheeks...
138
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Sahile indim ÅŸimdi...
Sahile indim şimdi. Deniz sanki romantik bir şarkı fısıldıyor kulağıma. Kuşların seslerini dinliyorum. Deniz gülümsüyor, yakamozlar ışıldıyor. Tüm kalbimle seviyorum.
-Talha- (Orjinal Hali)

Completed translations
Engleski I'm going down to the coast now. It's ...
93
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Eğer iyi bir özelliğim varsa o bana Allah'ın...
Eğer iyi bir özelliğim varsa, o bana Allah'ın bir lütfudur, ama kötü bir yönüm varsa, işte o gerçekten benimdir.

Completed translations
Engleski If I
130
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Sadece senin için yaşamak...
Sadece senin için yaşamak, yanında olmak ve sadece senin olmak istiyorum. Sevdiğini sevmek sevmediğinden kaçmak ve yanındayken bile kalbinde olmak istiyorum.

Completed translations
Engleski I want to live only for you...
46
Source language
Ovaj prijevod zahtijeva "samo znacenje".
Turski Ahmak olmasaydın insan, tüm zaferler dostça...
Ahmak olmasaydın insan, tüm zaferler dostça kazanılırdı.

Completed translations
Engleski If people weren't stupid ...
1 2 3 Next >>